"TSK'nın gözlem noktalarına saldırı" iddiaları

TAKİP ET

Milî Savunma Bakanı Hulusi Akar, Suriye Ordusu'nun İdlib'de yürüttüğü operasyonlara ilişkin açıklama yaptı. Bakan Akar, "İdlib'de personelimize zarar gelirse meşru müdafaa hakkımızı kullanırız" ifadelerini kullandı.

İdlib’de Rusya’nın da desteğini alan rejimin havadan ve karadan gerçekleştirdiği saldırılarla çocukları, gençleri, kadınları, yaşlıları katletmeye devam ettiğini ifade eden Akar, bunların durdurulması için Türkiye Cumhuriyeti devleti ve TSK’nın üzerine düşeni en iyi şekilde yapmaya gayret ettiğini söyledi.

Anlaşma ve mutabakatlara aykırı olarak rejim tarafından yapılan saldırılarla bugüne kadar 700'den fazla masum insanın hayatını kaybettiğini, 500 binden fazla insanın evlerini terk etmek zorunda kaldığını dile getiren Akar, şöyle konuştu:

“Yeni göçlerin meydana gelmemesi, insani trajedilerin yaşanmaması ve saldırıların sonunda radikalleşmenin oluşmaması için bu saldırıların bir an önce durmasının gerektiğini hep söyledik, Sayın Cumhurbaşkanımız bunu Rusya’ya son ziyaretinde de Sayın Putin'e ifade etti. TSK’nın İdlib’de 12 gözlem noktası var. Oradaki gözlem noktalarımızın Astana ve Soçi mutabakatları kapsamındaki görevi ateşkes ve istikrarın izlenmesi ve rapor edilmesidir. Bu çerçevede 12 gözlem noktamız görevlerini başarılı şekilde yerine getiriyor. Herhangi bir şekilde bunların güvenliklerinin tehlikeye atılmaması için her türlü tedbiri aldık, almaya devam ediyoruz. ‘Gözlem noktalarımıza yönelik saldırıların olduğuna’ yönelik haberler çıkıyor. Böyle bir şey yok. Fakat biz TSK olarak son derece hassas ve dikkatli şekilde süreci takip ediyoruz. Oradaki personelimizin güvenliğine karşı herhangi bir şekilde girişimde bulunulmamasını tüm ilgili taraflara hatırlatmış bulunuyoruz. Bizim personelimize, gözlem noktalarımıza zarar ziyan geldiği takdirde meşru müdafaa hakkımızı sonuna kadar kullanacağımızı herkese söyledik, söylemeye devam ediyoruz.”

 

Terörle mücadelenin yanı sıra Doğu Akdeniz, Ege ve Kıbrıs’taki faaliyetlerin de kararlılıkla devam ettiğini dile getiren Akar, “Buralardaki hak ve menfaatlerimizden asla taviz vermeyeceğimizi, geri adım atmayacağımızı bütün dünyaya ilan ettik. Bu konuda bizi, gücümüzü, kuvvetimizi test etmeyin, yanlış hesap yapmayın.” diye konuştu.

“Kıbrıs ile ilgili 1974’te bulunduğumuz nokta ne ise bugün de aynı yerdeyiz.” diyen Akar, o gün nasıl yapılması gereken yapıldıysa benzer bir durumda yine bunun yapılacağından kimsenin şüphe duymaması gerektiğini ifade etti.

Türkiye’nin uluslararası hukuk ve iyi komşuluk ilişkilerinden yana olduğunu vurgulayan Bakan Akar, “Bizim uluslararası hukuka uyacağımızı söylememiz iyi komşuluk ilişkilerinden yana olduğunu belirtmemiz bir taviz, zafiyet değil. Diğer taraftan da hakkımızı, hukukumuzu çiğnetmeyiz dememiz de bir tehdit değil. Biz olayı olduğu gibi, tüm çıplaklığıyla ortaya koyuyor, herkesin hesabını buna göre yapmasını istiyoruz.” dedi.


Türk Silahlı Kuvvetlerinde bir üst rütbeye terfi eden personelin rütbe işaretleri dün Milli Savunma Bakanlığında düzenlenen törenle verildi.

Akar, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal ve Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz’ün yanı sıra Bakan Yardımcılarının da katıldığı tören, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başladı.

Törendeki konuşmasında bölgesel konulara değinen Akar, tayin ve terfilerin de askeri personel açısından önemli olduğunu belirtti. Yüksek Askeri Şura toplantısında alınan kararların Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın onayının ardından yürürlüğe girdiğini anımsatan Bakan Akar, “Terfiler ve tayinler bu şekilde gerçekleşti. Birtakım yorumlar ve değerlendirmelerin bu temelde olması gerekir. Bunun dışındakiler gerçeği yansıtmıyor.” diye konuştu.

Rütbe arttıkça görev ve sorumlulukların da arttığına dikkati çeken Akar, personelin görevlerini yaparken bir önceki günden daha fazla çalışmalarının gerektiğini vurguladı. Türk Silahlı Kuvvetlerinin bugüne kadar karada, denizde ve havada vatanının ve milletinin güvenliği ve huzuru için elinden geleni yaptığını, bundan sonra da yapmaya devam edeceğini belirten Bakan Akar, “Bu asil milletin egemenliği, bağımsızlığı ve güvenliği için yapılması gereken neyse yapacağız.” ifadesini kullandı.